Havza Haber Ajansı’nın bildirdiğine göre, Şeyh Gazi Hanine bugün Kum’da İmamzade Şah Seyyid Ali’nin (a.s.) kutsal türbesinin konferans salonunda düzenlenen Fatımiyye Günleri için gelen mübelliğlere özel “Yas-ı Nebevi” programında şu ifadelerde bulundu: "Hiçbir Müslümanın imanı Hz. Peygamber’i (s.a.a.) ve O'nun Ehlibeyt’ini sevme şartı olmadan kabul edilmez."

Şeyh Hanine şöyle ekledi: "Peygamber Efendimizin (s.a.a.) ailesine olan sevgi, Müslümanların kalbinde bir ışık ve aydınlık oluşturmuş ve iman ateşini gönüllerimizde canlı tutmuştur."

Lübnan Âlimler Birliği Heyet Başkanı, Ehlibeyt’e (a.s.) duyulan sevginin ne kelamî ne de fıkhî veya felsefî bir tartışma konusu olmadığını, bunun kesin bir mesele olduğunu belirterek şunları söyledi: "Kalbinde bu sevgiyi taşımayan herkes, Allah ile olan iman bağını düzeltmeye çalışmalıdır. Zira Allah’a iman ancak Peygamber Efendimizin (s.a.v.) ailesine olan sevgiyle mümkündür."

Şeyh Hanine sözlerine şöyle devam etti: "Ehlibeyt’in zulme ve zalimlere karşı duruşunu incelediğimizde bugün de aynı yolun devam ettiğini hissediyoruz ve bizler de o yüce şahsiyetlere tabi olmalıyız."

Hanine, şunları da vurguladı: "Bu bağlamda bugün Filistin’de önemli bir savaşın şahidiyiz ve bunun en belirgin örneği Aksa Tufanı Operasyonu’dur. Bu süre zarfında direniş ekseni için elde edilen sonuçlar ve kazanımlar dikkate değerdir ve üzerinde uzun uzun konuşulmayı hak etmektedir."

Lübnan Âlimler Birliği Heyet Başkanı, düşmanların Lübnan’da gerçekleştirmeye çalıştıkları hedeflerin olduğunu belirterek şunları söyledi: "Onların ilk hedefi yerleşimcileri işgal altındaki toprakların kuzeyine geri döndürmekti, ancak bu konuda başarısız oldular."

Şeyh Hanine sözlerine şöyle devam etti: "İsrail ayrıca Hizbullah’ın füze fırlatmasını engellemede Lübnan direnişinin imkânlarını ve gücünü yok etmede ve kara operasyonlarında da başarılı olamadı."

Hanine şu ifadelerde bulundu: "Bu nedenle Siyonistler direnişi destekleyen halkı hedef alma kararı aldılar ve bu yolla zarar vermeye çalıştılar. Ancak bu durum aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu binlerce masum insanın şehit olmasına yol açtı."

Lübnan Âlimler Birliği Heyet Başkanı şunları söyledi: "Direniş, taktikleriyle Siyonist rejimi bir ikilemle karşı karşıya bıraktı; ya uzun ve yıpratıcı bir savaşa girecekler ya da hedeflerine ulaşamadıklarını kabul ederek ateşkese yönelecekler."

İsrail’in Gazze’deki hedeflerinin de başarısız olduğunu kaydeden Şeyh Hanine: "Çünkü hala tüm esirlerini serbest bırakmayı başaramadılar ve hatta onları nerede tuttuklarını bile tespit edemiyorlar. Ayrıca Gazze’deki Filistin direnişi hâlâ güçlü bir şekilde varlığını sürdürüyor ve İsrail’e ağır darbeler vurmaya devam ediyor." dedi.

Hanine, Aksa Tufanı’nın elde ettiği başarıları vurgulayarak şunları söyledi: "Batılı kuruluşlar tarafından elde edilen bilgilere göre, Gazze savaşı boyunca İsrail’in askerî ve ordu kayıplarının sayısı bir yılın sonunda 13 bini aştı. Ayrıca ilk defa 200 İsrailli işgal altındaki topraklarda gerçekleştirilen bir operasyonla direniş güçleri tarafından esir alındı."

Lübnan Âlimler Birliği Heyet Başkanı şunları ekledi: "Direniş güçlerinin Mossad ve diğer İsrail istihbarat kuruluşlarından elde ettiği bilgiler, direniş tarihi boyunca ilk kez elde ettikleri çok değerli bir hazine oldu."

O, sözlerine şöyle devam etti: "İlk defa Mossad’ın üsleri ve karargâhları hedef alındı ve bombalandı. Ayrıca İsrail’in hava üsleri ve askeri sanayileri ilk kez bombardımana tutuldu."

Hanine, Aksa Tufanı’nın Siyonistlerin “Nil’den Fırat’a” büyük hayalini geçersiz kıldığını belirterek şunları söyledi: "Bir diğer başarı ise Trump’ın önceki hükümeti tarafından başlatılan ve Biden yönetimi tarafından devam ettirilen Yüzyılın Anlaşması planının başarısızlığa uğratılması ve bazı Arap ülkeleriyle İsrail arasındaki normalleşme sürecinin durdurulmasıdır."